Bankada parası olanlar dikkat ! Bankalar maliyet baskısına dayanamadı
2023 yılı sonunda yüzde 52'yi aşan TL mevduat faizleri, 2024 yılına ciddi bir düşüşle girdi. Bankaların fonlama maliyetlerini kontrol etmek için faiz oranlarını aşağı çekmesi ve kredi talebindeki daralma, net faiz gelirlerini olumsuz etkiledi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz artışı döngüsü ve kur korumalı mevduat (KKM) çıkış stratejisi zaman diliminde yükselen mevduat faizlerine ek olarak, yüksek faizden dolayı daralan kredi talebi bankaların marjlarını zorladı. Yıl başından itibaren bazı kamu ve özel bankalar mevduat faizlerini düşürmeye başladı.
14 ve 28 Mayıs seçimlerine kadar politika faizini enflasyonun çok altında tutan ve TL’nin keskin değer kaybetmesine neden olan TCMB, yeni yönetimi altında haziran ayında faiz artırımlarına başlarken aralıktaki son artırımla birlikte toplamda 3 bin 400 baz puan faiz artırmış oldu. Enflasyonla mücadele kapsamında politika faizindeki artışa paralel kredi faizleri ve mevduat faizleri yükseldi.
Bankacılık sektörünün kârına katkı yapan önemli kalemlerden olan net faiz gelirleri ise geçen yıl ocak-kasım döneminde bir önceki sene aynı döneme göre yaklaşık yüzde 4 düşüşle 632,6 milyar lira seviyesine geriledi. Sektör, seçim öncesindeki alışılagelmişin dışındaki politikalar eşliğinde gelen düzenlemelerin etkisiyle açılan mevduat-kredi faiz makasından dolayı ikinci yarıdan itibaren zarar yazmaya başlamış, yaz aylarında ise net faiz gelirlerindeki daralma yüzde 20’ye yaklaşmıştı.
Politika faizindeki artışın yanı sıra, KKM’den çıkış stratejisi kapsamında bankaların TL mevduatları çekici hale getirmek için daha fazla mevduat faizi sunması TL mevduatları artırırken, yüksek faizlerden dolayı kredi talebi ise geri çekildi. Bunun etkisiyle TL kredi/mevduat rasyosu da geriledi. TL kredilerin yurtiçi TL mevduatlara oranı geçen sene ocaktaki yüzde 110 seviyesinden kasımda yüzde 95’lere indi. Bu da bankaların yüksek faizle daha fazla mevduat tuttuğunu, ancak yüksek faizden dolayı kredi talebindeki geri çekilmenin etkisiyle maliyet baskısı olduğu anlamına geliyor.
Finans sektörü danışmanı ve ekonomist Arda Tunca, “Ticari kredilere olan talep oldukça zayıf. Bankaların kasaları mevduatla dolu ama bunları kredilere dönüştürmek onlar için zor” dedi. Tunca, 2-3 ay öncesine kadar yüzde 100’ün üzerinde olan kredi-mevduat oranlarının yüzde 80’ler civarına gerilediğine dikkat çekerek, bunun bankaların ihtiyaçlarından fazla mevduat tutması anlamına geldiğini kaydetti.
Mevduat faizlerindeki düşüşün devam edip etmeyeceği ise piyasa koşullarına ve TCMB’nin faiz politikasına bağlı olacak. Bazı uzmanlar, enflasyonun yüksek seyretmesi ve TL’nin değer kaybı riski nedeniyle faizlerin kısa vadede çok fazla düşmeyeceğini öngörürken, bazıları ise ekonomik aktivitenin canlanması ve kredi talebinin artması için faiz indirimlerinin şart olduğunu savunuyor.
kaynak:karar