Abdullah Soyer

Emekliler Yılında Emeklinin Beklentisi

Abdullah Soyer

Bir insan topluluğunun ya da bir ülkenin, yaşayabilmek için üretme ve bunları bölüşme biçimlerinin ve bu eylemlerden doğan ilişkilerinin tümüne ekonomi denir.

Ekonomi kısaca iş demektir, aş demektir. İş yoksa aş yoktur aş yoksa aile sorunları başlar bununla birlikte de sosyal sorunlar oluşur. Yani ekonomi hayatın içinde yer alan önemli bir eşiktir.

Ben ekonomistim demekle ekonomist olunmayacağı gibi, tabanda yaşanan sorunları görmeden, bilmeden, hissetmeden de ekonomi alanında eğitim alsanız da ekonomist olamazsınız. İşin özünde kamu idaresi vatandaşın fikir ve yaşam şartlarıyla hemhal olması gerekmektedir.

Ülke nüfusunun büyük çoğunluğu emekli ve asgari ücretli buna köylü, küçük esnaf, yevmiye ile çalışan kayıt dışı insanı yani açıklanan açlık sınırı ve yoksulluk sınırı altında geliri olan ve o gelire bağlı yaşamaya çalışan her bir bireyi bu ülkenin ekonomik sıkıntı yaşayan vatandaşıdır.  

Ortam iyi olsa da iyi şeylerden bahsedebilsek köşemizden ama ne yazık ki bu ortamda vatandaşın derdiyle yanacağız.

Bugünkü konumuz sayıları yaklaşık yirmi milyon olan emekli vatandaşlarımız. Bu insanlar bir ömür çalıştılar ve emekli olacakları günün hayaliyle umutlarını planlarını yeşertiler. Emekli dediğiniz kesim artı 50 yaş bandında yer almakta bu yaştaki insanlar çocukları büyütmüş sıkıntıları geride bırakmış insanlar değil bu insanlar yükseköğrenimde çocuk okutan, çocuğuna iş arayan eşe dosta telefon edip utana sıkıla dayı arayan, çocuğunun yuva kurmasında borca derde giren bir kesim. Tüm bunların yanında evi yoksa 30 bin lira emekli maaşı altında maaş alanlar hayat ta kalabilme mücadelesinde.
Zannedilmesin emekli oldu rahata kavuştu öyle bir dünya yok.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu yılı emekliler yılı ilan etti. Hatırlanmak iyi güzel. Ama bunun altının doldurulması lazımdı KYK yurtlarında tatil imkanı, TCDD ulaşım indirimi gibi aksiyonlar bence Emekliler yılında bir şey yapılmadı denmesini engellemek için alınmış kararlar. Emekli evden çarşıya çıkarken hesap yapıyor dolmuşla mı gideyim belediye otobüsüyle mi gideyim,  simit mi alayım evden peynir ekmek yolluk mu yapayım bu kitle tatile nasıl gitsin.

Mademki Emekliler yılı; Elektrik faturasında yüzde elli indirim, su faturasında yüzde elli indirim, doğal gaz faturasında yüzde elli indirim, telefon ve internet faturasında yüzde elli indirim denilseydi derdik ki emekliler yılında cebimize yansıyan bir hizmet yapıldı.

Emekli dediğimiz kesimin büyük çoğunluğu kronik hastalıklarla uğraşmakta, ilaca ödediği katkı payları reçete payları emekliler yılı nedeniyle kaldırıldı denilebilirdi.

Kiraların on bin den başlayıp otuz beş bin liralara çıktığı günümüzde barınma sorunun çözülmesi kolay görünmüyor. Bende buradan emeklinin maaş hesabını kiradan başlayarak çıkartıp neye yettiğini söylemek istemiyorum çoğunun ki kira ve fatura ödemeleriyle ya bitiyor yada yetmiyor.

Allah herkesin yardımcısı olsun hayat çok zor. Millet olarak seçip yetkilendirdiklerimizde bu konuyu görmezden gelerek siyaset yapmayı kolay yol olarak kabul etmiş görünüyorlar. 

Ilgaz Anadolu’nun sen yüce bir dağısın şiirini hepiniz ilkokul yıllarından bilirsiniz o yüce dağa emeklinin birini götürsek dertleş desek dağ çatlar üstünde tabiat kurur ama maalesef duyması gerekenler duymuyor, görmesi gerekenler görmüyor.

Hani demiştiniz ya seçimlerde “YAPARSA AK PARTİ YAPAR “ diye haydi buyurun rahatlatın bu kitleyi, giderin çileyi.
 

Yazarın Diğer Yazıları